Saglikli bir anne-çocuk iliskisinin temeli, annenin ruh sagligi ve çocuga karsi davranislarina baglidir. Çocugun bir yetiskin oldugunda kisilik özelliklerini olusturan ve kendi çocuklarina karsi tutumlarini belirleyen bu özel iletisimi, 8 Mayis Anneler Günü dolayisiyla Uzm. Dr. Mehmet Yavuz anlatiyor...
Hamilelik sürecinde baslayan anne-bebek iliskisi, dogumdan sonra fiziksel temas ve beslenme yoluyla daha da geliserek ömür boyu sürecek bir iletisim haline gelir. Anneler Günü’nü kutlayacagimiz bu haftada Dr. Mehmet Yavuz, hem anneler hem de anne adayi gençler için bu kutsal bagin önemine iliskin bilgiler verdi.
’’Bir çocugun ilk sevecegi ve iletisim kuracagi kisi annesidir’ diyen Dr. Yavuz, annenin çocugunu beslemesinin, ilgilenmesinin ve onu hayata hazirlamasinin çocukta sevgi ve güven duygusunu olusturdugunu belirtiyor. Çocugun yetiskin oldugunda bu iki temel duygu araciligiyla iliskilerine yön verecegini söyleyen Yavuz, hayati yorumlarken ilk olarak annenin örnek alindigini vurguluyor.
Saglikli Iliski Özgüveni Artiriyor
Anne-çocuk iliskisinde fiziksel temasin önemine dikkat çeken Dr. Yavuz, ‘’Annenin kokusu, vücut isisi, sesi ve bakislari çocukla aralarindaki bagi güçlendirir. Bu duygulardan yoksun büyüyen çocuk, bir yetiskin oldugunda çesitli ruhsal sorunlarla karsilasabilir. Özellikle 0–3 yas arasi anne-bebek iliskisi, çocugun ruhsal hayatinin ve özgüven duygusunun temelini olusturur’’ seklinde konustu.
Çocugun anadilini kesfetmesi, yasadigi dünyayi anlamlandirmasi ve davranislarini kontrol etmesinin anneyi ‘’taklit’’ yöntemiyle gelistigini belirten Dr. Yavuz, soyut ve somut kavramlarin yine anneden ögrenildiginin altini çiziyor.
‘’Her çocuk biyolojik ve genetik yapisi, zeka, duygusal ve sosyal gelisimi açisindan baskalarindan, hatta öz kardeslerinden bile farklidir. Bu nedenle çocuk yetistirmenin en önemli noktasi, her çocuga farkli tutumlarla yaklasabilmek ve içinde bulunulan sartlara göre hareket etmektir’’ diyen Dr. Yavuz, özellikle ilk 18 ay içindeki egitim biçimi, çocugu yetistirme sekli ve onunla kurulan duygusal etkilesimin çocukta güven veya güvensizlik duygularini olusturdugunu söyledi.
Anne-Çocuk Iliskisinde Bunlara Dikkat!
Bebeklik döneminde anneye bagimli olan çocuk, 4–5 yaslarindan itibaren ‘’birey’’ olmayi kesfeder ve bu dönemde annenin davranislarinin da degismesi kaçinilmazdir. Bu sancili dönemde iliskinin saglikli devam etmesini saglamak için annelerin yapmasi gerekenleri Dr. Yavuz söyle siraliyor;
Dinleyin ve cevapsiz birakmayin: Dünyaya gözünü açar açmaz size güvenen çocugunuzun anlattiklarini sabirla dinleyin ve sorularini kesinlikle cevapsiz birakmayin.
Saygi sinirini netlestirin: Çocugunuzun odasina girerken kapiyi çalmaniz, onun da ayni sekilde davranmasi konusunda size söz hakki saglar. Böyle küçük detaylara dikkat ederek çocugunuzun özel hayata saygi kavramini gelistirebilirsiniz.
Yumusak ama kararli bir anne olun: Çocugunuz ‘’hayir’’ dediginizde sinir krizleri geçiriyorsa sakin, yumusak ama kararli bir biçimde ona açiklama yapin.
Baba ile iletisimine dikkat! : Evet, onu 9 ay karninizda siz tasidiniz ve dogumundan itibaren onunla siz ilgilendiniz. Ama çocugunuzun gelisiminde ‘’baba’’ kavraminin çok önemli bir nokta oldugunu ve baba-çocuk iliskisine zaman ve zemin yaratmanin da yine sizin göreviniz oldugunu unutmayin.
Mutsuz Evlilik Anne-Çocuk Iliskisini Zedeliyor
Dr. Yavuz’a göre anne-çocuk iliskisine zarar verebilecek en önemli durum, çocugun mutsuz bir evlilik içinde, plansiz gebelik sonucu dünyaya gelmis olmasi. Bu durumda savunmasiz bir sekilde hayata gözlerini açan bebek, bir süre sonra annesi tarafindan kabul edilse dahi babanin tutumlari hem anneyi hem de bebegi olumsuz etkiler. ‘’Özellikle ülkemizde çocugun cinsiyeti ve sayisi, ailede kabul görüp görmeyecegini belirleyen temel nedenlerden biri’’ diyen Dr. Yavuz, benzer durumlarla karsilasan annelerin en kisa zamanda bir uzmandan yardim almalari gerektigini belirterek sözlerini tamamladi.